Hosgeldiniz...

...Biz Bir Aileyiz...

30 Nisan 2010 Cuma

Anne...


Anne, bir milleti yetistiren ailenin en onemli unsurudur. O, Islâm nazarinda o kadar mukaddestir ki, Allah Resûlu (sallallahu aleyhi ve sellem) : "Cennet, annelerin ayaklari altindadir" buyurur.
Oyledir; zira anne, bir milleti yoguran mukaddes bir el ve toplumun ilk hucresini teskil eden yuvanin da kurucusudur; icinde civil civil cocuklarin etrafa saadet ve nes'e aksettirdikleri bir yuvanin kurucusu...
Bu yonuyle Islâm, anneye oyle yuce bir pâye verir ki, bunun otesinde ona yeni pâyeler vermeye kalkismak, o mukaddes varligi hoyratlastirmak, onun basindaki zeberced kakmali taci alip yerine cam parcalariyla suslenmeye calisilmis bir kulah gecirmek gibi olur.
Kadini ve erkegi yaratan Allah (celle celaluhu), kâmet-i kiymetlerine gore onlari techiz buyurmus ve istidatlari acisindan da verdigini vermistir. Kadin maddeten zayif ve nahiftir; hadiselerden daha cabuk etkilenir.
Iste bu tabiattaki birini, yaratilisina mulâyim gelen islerden uzaklastirarak onun incelik, zerafet ve sayginligiyla telif edilemeyen islerde istihdam etmek aciktan aciga ona bir zulumdur.
Aslinda kadin dedigimiz bu nazik varlik oyle seylerle techiz edilmistir ki, o yonuyle erkegin fersah fersah onundedir.
O bir sefkat kahramanidir; evlâtlari ugrunda oyle titrer ki bu konuda erkek onunla yarisamaz.
Bu durum sadece insanlik âlemine mahsus da degildir; tavugun butun sermayesi kendi hayati oldugu hâlde, yavrusunu kopegin agzindan kurtarmak icin cok defa kendini feda eder.
Iste butun canlilarda yavrularina karsi, Allah tarafindan verilen bu engin sefkat duygusu, anneler icin oyle muallâ bir sermayedir ki, bunu onun elinden alip da ona hangi pâyeyi verirseniz veriniz, Allah'in verdiginin yaninda cok sonuk kalacaktir.
OZETLE
1- Anne, bir milleti yetistiren ailenin en onemli unsurudur. O, Islâm nazarinda o kadar mukaddestir ki, Allah Resûlu: "Cennet, annelerin ayaklari altindadir" buyurur.
2- Anne ve baba hicbir sey icin terk edilmez. Yalniz onlar, "Iman ve Kur'an'a hizmet etme!" diyorlarsa, yani isyan emrediyorlarsa sadece bu mevzuda onlara itaat edilmez


kaynak:http://emrahesss.blogcu.com/anne-baba-hicbir-sey-icin-terk-edilmez/3214479

ANNE...

anne ben ölüyorum

Anne Ben Ölüyorum

Anne ben ölüyorum..
Gözlerim kanıyor ikide bir,
Türk filmlerinin, Yarı absürt senaryolarında,
hüzünleniyorum,
Şizofreni diyorlar algınlığıma,

Anne ben ölüyorum..
Gözlerim doluyor, gözlerim kanıyor,
Anne ben erken ölüyorum..
Yüreğim yine benimle,
Ama ben yaralıyım,
Ve artık ata binemiyorum,
Aramızda dağlar var,
Kokun geliyor uzaklarda, Hissediyorum,
Ellerin cennet kokuyor anne,
Kucağın cennet kokuyor,
Beni kucağına alsana,
Sarsana beni koklasana,
Anne ben ölüyorum ağlamasana..

Sevdiğim kıza söyle,
Şarkımızı unutmasın,
‘Heryerde sen herşeyde sen,
Bilmemki nasıl söylesem, ‘
Diye biten şarkımızı,

Nefes almak yaşamakmıdır anne?
Acı çekiyorum nefes alamam değil mi?
O halde ölüm acısız, Daha mı güzeldir ölüm?
Keşke diyorum, Hiç gitmeseydim oralara,
Keşke diyorum, Hiç gitmeseydim,
Yolumu kesmeselerdi dar sokaklarda,
Kavgalara girmeseydim,
Seni bu kadar üzmeseydim,
Keşke diyorum ah keşke,
Düşün ki savrulmuşum,
Ateş iken kül olmuşum,
Alın yazım almış beni avuçlarına,
Uzaklarda bir yerlerde,
Bir şehir olmuşum,
Üşüyen, yanan, eriyen bir şehir,
Kül olmuş gitmişim anne,
Ve bir avuç toz olup,
Düşmüşüm ayak izine,

Ve şimdi yanıyorum,
Elini tutmadan ölüyorum,
Ona yanıyorum,
Saçlarım ağarmadan ölüyorum,
Ona yanıyorum,
Anne ben ölüyorum..
Gözlerim doluyor, gözlerim kanıyor,
Anne ben ölüyorum..
Kokun geliyor uzaklardan, hissediyorum,
Ellerin cennet kokuyor anne,
Kucağın cennet kokuyor anne,
Beni kucağına alsana,
Sarsana beni, koklasana,
Anne ben ölüyorum ağlamasana……..

Arif Nazım
kaynak:http://www.blogcu.com/etiket/anne+ben+%C3%B6l%C3%BCyorum+a%C4%9Flamasana

Anne...


Canım Anneme
Dünyaya senin ile geldim.
Gözümü açtığımda anladığım tek şey sendin.
Sıcaklığı sende tattım,
Sevmeyi senden öğrendim; Anne
Üzüntünü hiç belli etmezdin, gülmeye çalışırdın.
Göz yaşını sakladığını hatırlıyorum.
Gülüşün ne kadar hoş ise,
Göz yaşın o kadar anlamlı Anne
Hep gül anne , Hep gül .
Gün seninle güzel,
Gece seninle anlamlı ve korkusuz.
Hatırlarmısın Anne ,
Bir şey olsa ilk sana koşardım
Kanayan yaramı şefkatli ellerinle sarardın,
Şefkatin ilaçtı bana anne.
Göz yaşlarımı sildiğini hatırlıyorum,
Anne aşkını; anlıyorum, Aşkı anlıyorum Anne.
Yeniden çocuk olmak isterdim.
Kanayan yaramı sarmanı, Göz yaşlarımı silmeni,
Beni bağrına basmanı isterdim Anne.
Ben seninle hep çocuk kalmak isterdim.

(14.05.2000)


Aziz Ekici

kaynak:http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp?sair=957&siir=3066
resim:http://www.yeniresim.com/img2930.htm

Anneler Gününüz Kutlu Olsun...

Oğlum bir gün dedi ki; “Babalar her zaman çocuklarla aynı fikirde olur, ama en sonunda hep anneler haklı çıkar!”

Nereden çıktı bu dersiniz? Tabii ki benim “hayır” dediğim babanın ise “n’olacak canım” dediği bir şeyden…

Büyüdükçe o kadar çok şeyin farkında oluyorlar ki! Küçükken de farkındalar ve bunu çok güzel kullanıyorlar ama büyüyünce bir de böyle dillendiriveriyorlar. Çok önemli ve kritik bir konu değildi Allahtan. Basit bir zaman planlaması ile atlattık konuyu. Anne baba olarak tutarlılığımızı çok da bozmadan. Ama bu söz düşündürdü beni.

Aslında çalıştığım ebeveynlerden de zaman zaman duyduğum bir konuyu özetleyiverdi sanki.

Anneler hep kontrol mekanizması, koordinasyon merkezi, planlama merci ailelerde. Babalar ise sanki daha çok uygulama tarafında. Ya da kural koyan, düzenin devamlılığını sağlayanlar anneler de, babalarla çocuklar aynı tarafta bu düzenin içinde yer alanlar.


Bundan her iki taraf da memnun aslında. Gerçi yeri gelince şikayet ediliyor ama! Anneler isyan ediyor: Neden her şeyi biz düşünüyoruz? Neden herşeyi biz üstleniyoruz? “Farklı bir düzen kurmayı istediniz de olmadı mı?” diye soruyorum ben de. “Ya da işleri babalara bıraktık da sorun mu çıktı?” diye. Bu biraz kadın olarak detaycılığımızdan, mükemmeliyetçiliğimizden. O yüzden hiç söylenmeyelim. Paşa paşa mevcut düzeni devam ettirelim. Ama eğer değişiklik istiyorsak da bunu sözde bırakmayıp uygulamaya geçirelim. Yani babaların da her şeyi en az bizim kadar iyi yapabileceğine güvenelim. Bu sadece bir tercih olsun, zorunluluk değil. Çocuk tarafındaki yansımanın da farkında olmak lazım. Neyi, ne zaman anne yapar, neyi baba yapar. Neden yapar?


Yine bir keresinde oğlum bana “Sen bu evin polisi misin ki herşeye karışıyorsun?” demişti. (evde yatılı misafirlerin olduğu karışık bir dönemdi) Eşim de “Annen polislik yapmasa, herşey birbirine girer!” diye cevaplamıştı. Üzüleyim mi, sevineyim mi bilememiştim ama kendimi evin ortasında durmuş ve trafik akışını belirleyen bir polis gibi gözümde canlandırmıştım.


Anneler olarak, içimizdeki çocukların ortaya çıkmasına, kuralların azıcık esnemesine, arada bir “n’olacak canım” deyivermeye, yaramazlık yapmaya, kaçamaklara, izin vermek lazım. Çocuğumuzun bundan çok hoşlanacağı kesin ama dahası kendimiz için, biraz rahatlamak, yükümüzü hafifletmek adına dizginleri arada bir babaya vermekte fayda var…


Anne olmak zor zanaat. Bunun altında ezilmeyelim, sonuna kadar keyfini çıkaralım.


Hepimizin Anneler Günü Kutlu olsun!

kaynak:http://www.bebek.com/kocunuzdan-mesaj-var-anne-olmak-zor-zanaat-cnt2-4856-5-5352.html
resim :http://cookierella.blogspot.com/2010/04/anneler-gunu.html

radyo